|
|
Piri Reis Haritaları günümüze kadar gelip, Amerika kıtasını gösteren en eski haritalardır.. Osmanlı amirali Piri Reis ‘çe 1513'de çizilmiş olup, Avrupa ile Afrika'nın batı kıyılarını, Güney Amerika'nın doğu kıyılarını gösterir. Aralarında Kristof Kolomb' un bir haritasının da bulunduğu yirmi kaynağı bütünleştirerek hazırlanmış, 16. yüzyıl Avrupa ile Müslüman denizcilerinin coğrafya bilgilerini içeren değerli bir tarihi belgedir.
Piri Reis Haritaları iki tane olup, Birinci Dünya Haritası (*) ile İkinci Dünya Haritası (**) adlarıyla anılırlar.
Atatürk, elimizde bulunan bazı tarihi verilerden hareket ederek ( Piri Reis Haritaları) Türklerin Christopher Colombus'tan önce Amerika'yı keşfetmiş olabilecekleri tezi üzerinde durmuştur. Özellikle 1930'lardaki tarih ile dil çalışmaları sırasında bu yöndeki bazı ipuçlarıyla ilgilendiği anlaşılmaktadır.
Örnekse, bir gece tarih ile dil üzerine çalışırken “Amerika ile
Türkler “ konusunda bir ip ucuna rastlamıştır. Sonrasını o sırada Atatürk'ün yanında bulunan yaveri Cevat Abbas Gürer'den dinlemek en doğrusu olacaktır :
"Böyle bir gecenin yarısından sonra idi. Meşhur Rus alimi
‘Pekarsky’nin ‘Yakut Lügatı’nı tetkik eden Atatürk'ün ‘EMERİK’ kelimesine gözü ilişmişti. Durdu, kendi kendine gülmeye başladı.
Derin bir haz ve neşe içinde gözlüğünü çıkardı. ‘Birer sigara ve kahve içelim’ emrini verdi. Meğer bulduğu ‘EMERİK’ kelimesi ‘Türk Yakut’ dilinde ‘denizle ayrılmış arazi parçasını’ ifade eden manaya geliyormuş. Haz ve neşe yaratan mütaalasını da acizden esirgemedi.”
Yaver Cevat Abbas bey anlatımını şöyle sürdürüyor :
“EMERİK kelimesinin Amerika'nın kaşiflerinin tarihiyle,YakutTürklerinin kıdemleri tarihini mukayese ederek, ’Amerika'nın adını büyük ecdad koymuştur’dedi. ‘Evet;Kristof Kolomb'dan sonra Amerika'ya muhtelif zamanlarda dört
defa seyehat eden Floransalı gemici ‘Ameriko Vespuçi’ adına izafe edilen Amerika kıtasına,Avrupa Kaşiflerinden çok evvel Asya'dan geçenlerin yeni tetkiklerle kıdemlerini (kökenlerini) biliyoruz.’ buyurdurlar.
Yani Atatürk, ‘Amerika’ adının, Ameriko Vespuçi'den değil, Yakut
dilinde halen kullanılan Türkçe ‘Emerik’ (Amerik) sözcüğünden geldiğini tespit etmiştir.
Onun bu saptaması,III. Türl Dil Kurultayı üçüncü gün birinci toplantısında sunulan Genel Sekreterlik Raporunda şöyle anlatılmıştır :
‘Bu kıtaya Amerika isminin Ameriko Vespuçi'nın adına göre verildiği
iddiasıyna karşı, daha bundan önce Nikaragua yerlilerinin Amerika
adını kullandıklarını yine Avrupalı coğrafya ve tarih uzmanlarının
kitaplarında buldukları, Yakut Lügatı'nda EMERİK kelimesine de hala yaşayan bir söz olarak rast geldikten sonra...’
Atatürk, yaptığı araştırmalar sonunda Amerika'yı Colombus' dan önce
Türklerin keşfettiğini, "hatta Amerika'nın ilk yerli halkları arasında Türklerin olduğunu" düşünüyor, bu düşüncesini her fırsatta dile getirmekten de çekinmiyordu. Örnekse, bir kez bu düşüncesini Amerikalı bir gazeteciyle paylaşmıştı.
Atatürk bir gece Ankara Palas'ta Kızılay'ın düzenlediği bir baloya
katılmıştı. Bir süre sonra balo salonunda elinde viski bardağıyla
dolaşan uzun boylu bir adam dikkatini çekmişti. Adamın duruşundan bir yabancı olduğu anlaşılıyordu. Atatürk yavaş yavaş yaklaşan adama değgin yanında bulunan Tevfik Rüştü Aras'a: “Bu mösyö kimdir?" diye sormuştu. Tevfik Rüştü: "Paşam amerikan Gazetecisidir" diye yanıt verince Atatürk, o gazeteciyle tanışmak istemişti.
Tanışmanın ardından Atatürk'le Amerikalı gazeteci arasında şu konuşma geçmişti: Atatürk Amerikalıya: "Hangi Irktansınız?" diye sormuş. "Amerikalıyım" yanıtını alınca. "Hayır, siz Amerikalı Değil Türksünüz!" diye karşılık vermişti. Amerikalı önce şaşırmış, bir yanlış anlaşılma olduğunu düşünerek yine "Ben Amerikalıyım" diye diretince Atatürk : "Christopher Colombus'tan elli yıl önce Türkler Amerika'yı keşfetmişler!" diye söze başlayarak, müzelerimizde “ceylan derisinden yapılmış Amerika haritalarının bulunduğunu”,Amerika'ya giderken rastlanan *Kayık
Adaları'nın Türkçe Olduğunu*, Türkçede “kayığa sandal” da dendiğini, Kanarya Adalarının adının *"CANARİ"* olarak yazıldığını, Canari'nin bizim Türkçede KANARYA olduğunu, Amerikan yerli halklarının “Bering yoluyla Orta Asya'dan Amerika'ya gittiklerini” anlattıktan sonra Amerikalıya:
"Siz Amerikalılar Orta Asya'dan hicret ettiniz.Olsanız olsanız Türk
olabilirsiniz." diyerek sözlerini bitirmişti.
Amerikalı gazeteci şaşkındı. Atatürkün tarihe olan ilgisini gördükten, Amerikan tarihi üzerine ilginç sözlerini duyduktan sonra bir kaç günlüğüne geldiği Türkiye'de daha uzun süre kalmış; günlerce müzelerde incelemeler yapmış,kitaplar okumuş,notlar almış, Amerika'ya gidince de: "Biz Amerikalılar Türk'ten başka bir şey değiliz..." diye yazılar yazmıştı.Türk Gazeteleri de Amerikalının Yazılarını Türkçeye çevirerek yayımlamışlardı.
--------------------------------------------
(*) Kenar notları bu haritanın, bir bölümü Akdeniz'de ele geçirilmiş İspanyol ile Portekiz gemilerinde bulunmuş olan, yaklaşık 20 haritanın bir birleşimi olduğunu belirtmektedir. Bunların arasında sekiz 'Caferiye' haritası, dört Portekiz haritası, güney Asya'ya ait bir Arap haritası ile Kristof Kolomb'a ait bir Amerika haritası vardır. Caferiye haritaları, çok eskiye dayanan, Abbasi halifelerinden Me'mun zamanında kopyalanmış olan, Büyük İskender zamanına ait haritalardır.
Piri Reis, haritasının Orta Amerika kısmının kaynağının Kristof Kolomb olduguna bu satırlarla belirtir: "Bu isimler ki mezbur cezairde ve kenarlarda kim vardır, Kolonbo komuştur ki anınla malûm oluna. Ve hem Kolonbo ulu müneccim imiş. Mezbur hartide olan bu kenarlar ve cezireler kim vardır, Kolonbonun hartisinden yazılmıştır."
Piri Reis haritasının Kristof Kolomb haritasından kaynaklandığının önemli bir kanıtı, Küba'nın yokluğudur. Kristof Kolomb seyahatnamelerinde Küba'nın bir ada değil, kıtanın uzantısı oldugunu yazmıştır. Piri Reis haritasında da Küba bu biçimde gösterilir.
Notlarda "Antilya" olarak değinilen Karayipler hakkında çeşitli bilgiler verilir. Bir kenar notunda adı geçen "Izle de Spanya", (günümüzde Dominik Cumhuriyeti ile Haiti'nin bulunduğu) Hispanyola adasına karşılık geldiği anlaşılabilse de, bu kenar notunun yanındaki adanın biçimi Japonya'ya benzemektedir. Macellan'ın seyahatlerinden önceki dönemde Atlas Okyanusu'nun batı kıyısında Asya olduğu kanısı yaygındı. Çin'e varmak amacıyla yola çıkan Kristof Kolomb'un yanına Uzak Doğu Asya haritaları almış oldugu bilinir, bu Kolomb'un Doğu Asya kıyılarını gösteren haritalara kendi keşfettiği yerleri eklemiş olması olasıdır. Haritanın bu bölgesindeki pek çok kıyı biçimi Asya'nın doğu kıyılarına karşılık gelmektedir.
Karayipler'in çiziminde Piri Reisin iki haritadan yararlandığı anlaşılabilir. Sancuvano Batisdo adı iki farklı ada için (biri günümüz Porto Riko'sunda bulunan San Juan Bautista, öbürü Küçük Antiller'de yer alan Santa Maria de Guadalupe) kullanılmıştır. Ayrıca Virgin Adaları iki kez çizilmiştir.
Güney Amerika'nın içerlerinde görülen dağlar Caneiro haritasında da görüldüğünden ötürü, Piri Reis’in kaynaklarından biri olası olarak onun türevlerindendir.
Brezilya kıyıları konusundaki kenar notunda bu kıyıları kazara keşfetmiş Portekiz kaşiflerin ayrıntılı anlatılarından yararlandığını belirtir. Söz konusu kaşif şüphesiz 1500’de Hindistan’a giderken Brezilya'yı keşfeden Pedro Alvares Cabral'dir.
Haritadaki bazı yörelerin kaşiflerin Ceneviz Cumhuriyetili olduğuna dair övücü ifadeler bulunması, ayrıca Kristof Kolomb'dan onun İtalyanca'da kullanılan adı olan 'Kolombo' olarak söz etmesi Piri Reis'in Cenevizli kaynaklardan da yararlandığını gösterir.
(**) Osmanlı Amirali Piri Reis'in 1528'de çizdiği ikinci dünya haritasından günümüze kalan parça, büyük bir haritanın kuzeybatı köşesi olup, Orta Amerika'nın yeni keşfedilmiş kıyılarını, Florida'yı, Kanada'nın kuzeydoğu köşesi ile Grönland'ı gösterir. Piri Reis in Kanuni Sultan Süleyman'a armağan ettiği haritanın bu parçası, Piri Reis'in 1513'te çizdiği ilk dünya haritasıyla beraber halen Topkapı Sarayı'nda bulunur.
Ceylan derisine 8 renkli olarak çizilmis haritanın parçası 69 x 70 cm boyutlarındadır. Bu harita da, birinci harita gibi, portolan biçeminde, dört büyük, iki de küçük pusula gülü çizilerek yapılmıştır. Kenar notlarından biri bu haritanın Piri Reis'çe yapıldığını belirtir. öteki kenar notları çesitli açıklayıcı bilgiler içerir.
Grönland'ın güneyinde görünen, Kanada'daki Newfoundland, "Terra Nova", Labrador da "Baccalao" isimleri ile gösterilir. Buraların Portekizliler'ce keşfedildiği yazılıdır. Terra Nova 1500'de Portekizli Carl Real, Labrador da 1501'de kardeşi Miguel Real'ce keşfedilmişlerdir. Orta Amerika hizasında bir notta karadan giderek okyanusa ulasmayı amaçlayan bir kaşiften söz edilir. Bu olası olarak1513'de karadan Büyük Okyanusa ulaşan Portekizli Balboa'dır.
Piri Reis'in ikinci dünya haritasında adalar ile kıyılar son keşiflere dayalı olarak çizilidir. Birinci haritasında Porto Riko'da gösterilen San Juan Batisto, bu haritada Florida'da gösterilmiştir. Kristof Kolomb'un hatalı haritasından etkilenmiş olan birinci haritasının tersine, bunda Bahama, Antiller, Haiti ile Küba oldukça doğru çizilmişlerdir. 1517 ile 1519'da keşfedilmiş olan Yukatan ile Honduras yarım adaları da vardır. Küba "Isla di vana" diye adlandırılmıştır. İlk haritada olmayan Yengeç Dönencesi bu haritada (enlemi biraz hatalı olarak) çizilmiştir. Piri Reis bunu "Günuzadısı" olarak adlandırıp yanına "Bu hat gün gayet uzadığı yere işarettir" yazmıştır.
Piri Reis bu haritasında keşfedilmeyen yerleri beyaz bırakarak, kenar notlarında bunları bilinmediği için çizmediğini belirtir. İlk haritasından daha büyük ölçekli, daha gelişkin olan ikincisi, teknik olarak döneminin en ileri örneğidir .
|
|
|
|
|
|